İhtiyari Arabuluculuk Nedir, neden yapılır? Kişilerin kendi iradeleri ile karar verebildikleri özel hukuk konularında yaşanan uyuşmazlıklarda kendi istekleri ile arabulucuya başvurabilirler. Bu duruma da ihtiyari yani isteğe bağlı arabuluculuk denir.
Her hukuki konu arabuluculuk kapsamına girmez. Örneğin; boşanma davasında mal paylaşımı arabulucuya gidilebilecek bir konu iken yine boşanma davasından doğan çocukların velayeti konusunda arabulucu ile çözülemez. Özel hukuk kapsamında taraflar isterlerse mahkeme başlamadan önce arabulucuya girerek süreci uzatıp mahkeme sürecinin masraflarına katlanmak zorunda olmadan çözüm aramaya başlayabilirler.
Bunun dışında mahkeme başladıktan sonra da arabulucuya gitmek mümkündür. Eğer davanın uzayacağını düşünüyor, anlaşmazlığın iletişimle çözülebileceğine inanıyorsanız dava sürerken arabulucuya gidebilirsiniz. Siz b kararı aldığınızı mahkemeye belirttiğinizde mahkeme de sizlere 3 aylık bir erteleme vererek arabulucu ile olan süreci değerlendirmeniz için vakit tanır. Süreç olumlu sonuçlanırsa sulh olup anlaşılır, eğer çözüme ulaşılamazsa da tekrar mahkemenin yolu tutulabilir.
Bir diğer arabuluculuk yöntemi olan ihtiyari arabuluculuk da adından anlaşılacağı üzere, uyuşmazlık yaşayan tarafların bir arabulucuya gitme zorunluluğunun bulunmadığı halde yaşanılan hukuki ihtilafın çözümü için dava açmadan önce arabulucuya gitmek anlamına gelmektedir. Bu noktada uyuşmazlık yaşayan taraflar, her türlü özel hukuk konularında ihtiyari arabuluculuk hizmetine başvurma hakkına sahiptir.
Öte yandan arabuluculuk faaliyetleri ile ilgili olarak dikkat edilmesi gereken bir diğer husus da suç teşkil eden fiiller ile alakalı olan uyuşmazlıkların arabuluculuk desteği ile çözümü hakkındadır.
Nitekim Ceza Muhakemesi Kanunu’nda yer alan ilgili maddelere göre, uzlaştırma veya uzlaşma hükümleri uygulanarak her savcılığın kapsamında bulunan uzlaştırma büroları aracılığıyla çözüme kavuşturulması gereken bu konular ile ilgili olarak arabuluculuk faaliyetleri kullanılmamaktadır.
Arabulucu olarak hakemlik görevini yapacak kişi; hukuk fakültesi mezunu ve mesleğinde en az 5 yıllık deneyim kazanmış kişidir. Bunun yanında arabuluculuk faaliyetlerinde görev yapacak olan arabulucunun, iletişim ve görüşme teknikleri alanlarında uzmanlık eğitimi almış kişilerden oluşması temel koşuldur. Bu tanımlamalara ilişkin temel hükümler, Arabuluculuk Kanunu’nun 20. maddesinde açık ve net bir şekilde belirlenmiştir.
ARABULUCUYA İLK SORUYU SİZ SORMAK İSTER MİSİNİZ?